Hiperhidroz (Aşırı Terleme)

Saçlar, tırnaklar, ter ve yağ bezleri deri eklerini oluşturur. Terlememizi sağlayan ter bezleri farklı vücut alanlarında farklı yoğunlukta yerleşmiştir. Terleme derinin kendini soğutması ve bazı zararlı maddelerin vücuttan atılması amaçlı fizyolojik bir olaydır. Farklı hastalıklar nedeni ile terleyemeyen veya az terleyen kişilerde hipertermi olarak isimlendirilen patolojik vücut ısısı yükselmesi ve ciddi metabolik problemler ortaya çıkabilir. Optimal şartlarda oluşan terleme, eş zamanlı buharlaşarak ortadan kalktığı için hissedilmez. Egzersiz sırasında, sıcak hava veya ateşli hastalıklar gibi vücut ısısının çok yükseldiği durumlarda ise ter miktarındaki artış nedeni ile terleme görülür hale gelir. Ter salgılanmadan önce kokusuz olmasına rağmen deri üzerine ulaştığında bakteriler tarafından parçalanır ve ter kokusu oluşur. Ter kokusuna kişisel temizlik ve diyet alışkanlıkları da etki eder. Ter rengi de kişisel farklılıklar yanında dışardan uygulanan ilaç veya kozmetik ürünler ile değişikliğe uğrayabilir.

Hiperhidroz nedir?

Hiperhidroz, vücudun normal fizyolojik ihtiyacından daha fazla ter salgılamasıdır. Yüz, koltuk altı, avuç içi ve ayak tabanı gibi bölgesel olabileceği gibi vücutta yaygın olarak da ortaya çıkabilir. Yaygın terleme tiroid bezinin fazla hormon salgılaması (hipertiroidi), psikiyatrik hastalıklar, menapoz, şişmanlık, diyabet, böbreküstü bezi hastalıkları gibi durumlarda görülebilir ve bu hastalıkların araştırılması için bir sinyal olarak kabul edilmelidir. Bölgesel terlemeler ise çoğunlukla kalıtsal kökenlidir. Genellikle çocukluk ve ergenlik döneminde başlar. Yaşam boyu aralıklı veya sürekli devam eder. Her cins, ırk ve yaş grubunda görülebilir.

Aşırı terleme yaz aylarında, sinirlenme, kaygı, stres ve heyecan durumlarında daha da şiddetlenir. Terleme olan bölgelerde bakteri tutunması kolaylaşır. Bu yüzden de koku oluşur. Koltuk altından olan aşırı terleme giyim tarzını etkiler. El ve ayaklarda fazla terleme okul ve iş yaşamında (el sıkışmada rahatsızlık hissi, kağıtlarda ıslaklık, ayaklarda yanma, açık ayakkabı giymede zorluk) ciddi problemlere neden olabilir. Sonuçta kişiyi huzursuz eden, stres yaratan, bazı durumlarda utandıran ve cildi tahriş eden bu tablo; kişilerin sosyal yaşama uyumunu, iş ve kariyer seçimini, kişisel görüntüsünü ve bunların sonucunda ruhsal sağlığını ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Tedavi

Aşırı terlemenin yaygın yada bölgesel olup olmadığı hem öykü hem de dermatolojik muayene ile saptanmalı ve gerekiyorsa laboratuar incelemelere başvurulmalıdır. Hiperhidrozda tedavi hiperhidroz tipine, etkilenen bölgelere, kişinin sosyal konumuna ve tedavi beklentisine göre seçilmeli; kişilerin yaşam kalitelerini yükselterek, sosyal yaşama uyumlarını sağlamayı hedeflemelidir.

Terleme Önleyici Kremler ilk basamak tedaviyi oluşturur, en sık kullanılan alüminyum klorid veya alüminyum klorhidroksidli ajanlardır. Koltuk altı, el ve ayak aşırı terlemelerinde kullanılabilir. Tedavide uygulama sıklığı terlemenin derecesine göre belirlenir ve etkinlik ortaya çıktıkça kullanım sıklığı azaltılır. Tedaviden yarar gören hastaların etkinliğin devamının sağlamak için bu kremleri devamlı kullanmaları gerekir. Tedavi kesildiğinde terleme seviyesi başlangıçtaki düzeyine geri döner.

İyontoforez aşırı el ve ayak terlemesinde etkili olan bir tedavi yöntemidir, koltuk altı terlemesi için uygun aparatı olan cihazlar da bulunmaktadır. Eller ve ayaklar, içinde su ve metal plaka bulunan küvetlere konur, suyun içinden deriye doğru düşük voltajda elektrik akımı verilir. Uygulamalar 20-30 dakika sürer. 10-15 gün süren günlük tedavi seansları sonrasında yarar gören hastalarda uygulama sıklığı azaltılarak tedaviye devam edilir. Hekim kontrolünde, hastane veya ofis şartlarında uygulanan bu tedavi ile terlemede azalma oluşan hastalar, uygulamaya kendilerine ait, evde kullanabilecekleri iyontoforez cihazları ile devam edebilirler.

Botulinum Toksin Tedavisi (Botoks) özellikle koltuk altı terlemelerinde kullanılır. El ve ayak terlemelerinde de uygulanabilir. Soğuk uygulama, lokal anestezik krem veya lokal anestezik ilaçlarla sinir bloğu ile ağrı kontrolü sağlandıktan sonra botulinum toksini deri içine enjekte edilir. Uygulama yaklaşık 30 dakika sürer. Tedavinin etkisi birkaç gün sonra ortaya çıkar, uygulama alanına göre 4-8 ay kadar devam edebilir, bu süre zarfında hastalar günlük yaşamlarında çok rahat ederler. Koltuk altı uygulamaları avuç içi ve ayak tabanı uygulamalarından daha etkilidir ve uygulama hasta açısından daha konforludur. Etkisi geçici olduğundan tedavinin tekrarı gerekir.

Sistemik olarak kullanılan ilaçlardan sedatif ve antikolinerjik ilaçlar bir süreliğine faydalı olabilirler. Ancak bunların sedasyon, ağız kuruluğu, görme bulanıklığı, üriner problemler ve hatta kalp krizi riskini artırma gibi yan etkileri bulunduğundan dikkatli ve düşük dozlarda kullanılmaları gerekmektedir.

Cerrahi Tedavide endoskopik torakal sempatektomi uygulanmaktadır. Bu tedavide amaç aşırı çalışarak fazla terlemeye neden olan sempatik sinirlerin kesilmesi veya çıkarılmasıdır. Bazen sempatik zincir ve dalları klips ile sıkıştırılabilir veya koter ile yakılabilir. Ameliyathane koşullarında ve anestezi altında uygulama yapılır.

Lazer ve radyofrekans uygulamaları etkinliği kanıtlanmış uygulamalar değildir. Ter bezlerinin derin yerleşimli olmaları nedeni ile etkinlikleri sınırlıdır.

Hangi tedavi yönteminin uygun olduğu, tedavinin etkinliği, etki süresi ve oluşabilecek yan etkiler açısından değerlendirmenin yapılması özen gerektirir. Hastalara bu problemleri ile tek başlarına mücadele etmek durumunda olmadıkları ve tedavi seçeneklerinin bulunduğu bilgileri aktarıldığında yaşam kalitesini yükselten tedavi alternatifini bulmak kolaylaşır.